Günal’ın resimlerinde sembolik ögeler önemli bir yer tutar. Eserlerinde köylülerin sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal durumlarını da yansıtan semboller kullanır. Bu semboller, izleyicinin resimle daha derin bir bağ kurmasını sağlar. Örneğin, "Köylü Kadını" tablosunda bir kadının yüzündeki çizgiler, onun yaşadığı zorlukların ve direncin bir göstergesidir.
Sanat kariyerinin yanı sıra akademisyen olarak da önemli bir rol oynayan Günal, 1974 yılında profesör unvanını aldı. Öğrencilerine sadece resim tekniklerini değil, aynı zamanda sanatın toplumsal bir sorumluluk taşıdığını da öğretti. Onun eğitimci kimliği, Türk sanatına birçok değerli sanatçının kazandırılmasına yardımcı oldu.
Neşet Günal, Türk resim sanatında figüratif resmin öncülerinden biri olarak kabul edilir. Onun eserleri, sadece estetik bir değer taşımakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal bir bellek oluşturur. Günal’ın resimlerinde gördüğümüz figürler, aslında Anadolu’nun sessiz tanıklarıdır. Onun sanatı, geçmişin izlerini günümüze taşıyan ve gelecek nesillere aktaran bir köprü niteliğindedir.
Neşet Günal’ın hayatı ve eserleri, Türk resminin zenginliklerini keşfetmek isteyen herkes için ilham verici bir kaynaktır. Onun sanatı, insanın ve toplumun derinliklerine inen, evrensel ve zamansız bir anlatım sunar. Anadolu'nun ressamı Neşet Günal'ı anlamak, aslında bir milletin ruhunu anlamaktır.