Yazan Güven Ersen, Temmuz 2024
Ahmet Hamdi Tanpınar, "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" adlı romanında şu cümleleri kurar: "Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... Bu da gösterir ki, zaman mekân, insanla mevcuttur." Yazar, Türk modernleşme sürecini hicivsel bir dille incelerken, okuyucusunu zaman ve mekân kavramları üzerine derin düşüncelere sevk eder. Eserinde saati sadece zamanı ölçen bir araç olarak değil, zaman ve mekânın bir metaforu olarak kullanır.
Saatin maddesel varlığında mekân vardır, hareketinde zaman. Ayarında ise insan devreye girer. İnsan ve onun bilinçli müdahalesi olmadan, zaman ve mekânın anlam kazanması düşünülemez elbette. Saatin fiziki olarak bulunduğu yer, kütlesi ve varlığı mekânın bir parçasıdır sadece. Böyle düşünüldüğünde, saat yalnızca bir nesneden ibarettir. Ancak bu nesne hareket etmeye başladığında bir başka anlam daha ortaya çıkar. Saatin deviniminde, zaman soyut bir kavram olmaktan çıkıp somut hale dönüşür.
Zamanın akışı, saatin adımları ile belirginleşir. Bu adımlar, geçmişi bugüne ve yarına taşır. İnsan, mekânın bir parçası olan ve devinime geçince somut bir kavram haline gelen zamana müdahale ettiğinde, zamanın insanla olan ilişkisi ortaya çıkar. Elbette ki insan, zamanı anlamlandıran ve ona yön veren bir varlıktır. Zamanın ölçülmesi, planlanması ve yönetilmesi insanın bilinçli çabasıyla mümkündür. Saat ayarının insan tarafından yapılması, zamanın ve mekânın ancak insan varlığıyla bütünleştiğinde ve insanla birlikte anlam kazanacağını gösterir. Unutulmamalıdır ki, zamanı kontrol edebilme ve onu kendi varoluşuna göre biçimlendirme gücü sadece insana aittir.
Wir benötigen Ihre Zustimmung zum Laden der Übersetzungen
Wir nutzen einen Drittanbieter-Service, um den Inhalt der Website zu übersetzen, der möglicherweise Daten über Ihre Aktivitäten sammelt. Bitte überprüfen Sie die Details in der Datenschutzerklärung und akzeptieren Sie den Dienst, um die Übersetzungen zu sehen.